27 Ocak Cuma hutbesinin konusu ‘Kuran’ın en büyük mucizesi’
Diyanet İşleri Başkanlığı Din Hizmetleri Genel Müdürlüğü tarafından yayınlanan Cuma hutbesinin bu haftaki konusu belli oldu.
Cuma namazı için camiye gidecek olan vatandaşlar, her hafta farklı bir konunun işlendiği Cuma hutbesini metinden takip ediyor.
Dini vaaz konu başlığı ‘Kuran’ın en büyük mucizesi’ olarak ilan edildi. Kuran’a zarar vermeye çalışanların girişimlerine karşılık olarak hutbede Kuran’ın Allah’ın bize gönderdiği ilahi bir mesaj olduğu ve Kuran’ın Allah’ın en büyük mucizesi ve hazinesi olduğu dile getirildi. Müslümanlar. . İşte hutbenin tamamı…
EN BÜYÜK MUCİZE KUR’AN
Sevgili Müslümanlar!
Okuduğum ayet-i kerimede Yüce Rabbimiz şöyle buyurmaktadır: “Elif Lam Ra. Bu Kuran, Allah’ın izniyle insanları karanlıklardan aydınlığa çıkarasın diye sana indirdiğimiz bir kitaptır.(bir)
Okuduğum hadis-i şerifte Peygamber Efendimiz (sav) şöyle buyurmaktadır: “Sözlerin en doğrusu Allah’ın kitabıdır; Hidayetin en hoşu, Muhammed (sav)’in hidayetidir.”(2)
Sevgili Müminler!
Yüce kitabımız olan Kuran-ı Kerim, Cenab-ı Hakk’ın tüm insanlığa gönderdiği son ilahi mesajdır. O, nazil olduğu andan kıyâmete kadar tüm insanlık için her alanda kutsal bir metin ve dinî, ahlâkî ve ahlâkî alanlarda ilâhî bir rehberdir. Rabbimiz’in kullarına olan sonsuz şefkat ve merhametinin en büyük tecellisidir. Alemlere rahmet olarak gönderilen Sevgili Peygamberimizin (sav) en büyük mucizesidir. Kur’an’ın hükmü kıyamete kadar ebedîdir. Tek bir harf bile değişmedi ve değişmeyecek. Çünkü Kuran, ilahi ve beşeri ölçülerle Rabbimiz’in koruması altındadır ve O’nun vaadi haktır: “Muhakkak ki Kur’an’ı biz indirdik. Elbette onun da koruyucusu biziz.”(3)
Sevgili Müslümanlar!
Kuran, tüm insanlığı hidayet ve sonsuz kurtuluşa davet etmektedir. Bize Rabbimiz’e, çevremize ve tüm evrene karşı görev ve sorumluluklarımızı öğretir. İslam’ın hayat veren hükümlerini açıklar. İlim ve hikmetin, muntazamlık ve hoşluk yollarını gösterir. Barış ve sükunet, adalet ve birlikte yaşama ilkelerini bildirir. İnsanın şeref ve haysiyetini, hak ve hürriyetini mukaddes saymasını emreder.
Sevgili Müminler!
Kuran’ı kendine rehber edinen Müslümanlar, tarih boyunca farklı inanç ve kültürlerle barış ve huzur içinde yaşamanın en güzel örneklerini sunmuşlardır. Farklı din mensupları, Müslümanların himaye ve himayesi altında dinlerini özgürce icra ettiler. Yüce Rabbimiz لَٓا اِكْرَاهَ فِي الدّ۪ينِ “Dinde baskı yoktur” (4), herkese inanç hürriyeti verdi. İslam medeniyetinde oburların inancına hakaret, mukaddes olana zarar yoktur. Bu konu Kuran’da şöyle anlatılır: “Allah’tan başkasına tapanlara sövmeyin; Sonra da cehaletten haddi aşarak Allah’a sövüyorlar.”(5)
Sevgili Müslümanlar!
Son günlerde Kuran’a ve İslam’a yönelik yersiz saldırılar sadece Müslümanlara yönelik değil, insanlığın ve toplumsal barışın tüm ortak bedellerini hedef almaktadır. Özgürlük kisvesi altında insan onurunu zedelemek, kutsal bedellere saldırmak, hak ve hukuku inkâr etmek normalleştirilemez. İfade özgürlüğü, hiçbir inanca veya o inancın mensuplarına hakareti temiz gösteremez. Özgürlük, kimseye oburun hakkını ihlal etme yetkisi veremez. Aksine özgürlük, herkesin inanç ve düşüncelerine saygı duymayı, tüm farklılıklara rağmen başkalarının haklarına ve yasalarına uymayı gerektirir. O halde imanımıza ve mukaddes değerlerimize yönelik bu tür menfur saldırılara karşı durmak sadece Müslümanların değil tüm insanlığın ortak görevidir.
Sevgili kardeşler!
İslam’a yapılan saldırılara ve onun devasa bedellerine mal olan saldırılara verilecek en güzel cevap, şanlı dinimiz İslam’ı en doğru şekilde öğrenmek ve temsil etmektir. Bu nedenle Kuran’ı okumak, anlamak, yaşamak ve yaşatmak için daha çok çalışmalıyız. Onun hayat veren ilkelerini, hak ve adalet anlayışını, sevgi ve barış beyanlarını hikmetli bir dil ve hoş bir üslupla tüm insanlığa ulaştırmak için daha çok çaba göstermeliyiz. Hutbemi Yüce Rabbimizin şu ayetiyle bitiriyorum:
يُر۪يدُونَ لِي طْفِؤُُ۫ا نُورَ ا للِّ بِاَفْوَاهِهِمْ وَا للُّ مُتِ مُ نُورِه۪ وَرَوَ
“Ağızlarıyla Allah’ın nurunu söndürmek istiyorlar. Kâfirler hoşlanmasa da Allah nurunu tamamlar.”(6)
1 İbrahim, 14/1. 2 Nesai, İdeyn, 22.
3 Hicr, 15/9.
4 Bakara, 2/256.
5 Enam, 6/108.
6 Saf, 61/8.
Din Hizmetleri Genel Müdürlüğü